• Latest
Fatih’in mirası: Bosna Hersek

Fatih’in mirası: Bosna Hersek

5 Ekim 2018
Güven Duymuyoruz (La Sika) Ya da Seninle Gurur Duyuyoruz (Neftehir Bik) Arasında Lübnan’da Yeni Hükümet ve Saad Hariri

Güven Duymuyoruz (La Sika) Ya da Seninle Gurur Duyuyoruz (Neftehir Bik) Arasında Lübnan’da Yeni Hükümet ve Saad Hariri

13 Şubat 2019
“Büyük Santraç Masası”nda bir kurt: Zbigniew Brzezinski

“Büyük Santraç Masası”nda bir kurt: Zbigniew Brzezinski

13 Şubat 2019
Küresel ekonomi “hızla yavaşlıyor” !

Küresel ekonomi “hızla yavaşlıyor” !

12 Şubat 2019
BİR GAFLETLER MANZUMESİ: BALKAN FÂCİASI

BİR GAFLETLER MANZUMESİ: BALKAN FÂCİASI

12 Şubat 2019
Bir Kadroya İhtiyacımız Var

Bir Kadroya İhtiyacımız Var

9 Şubat 2019
TARİHE NASIL İNANILIR?

TARİHE NASIL İNANILIR?

9 Şubat 2019
TÜRK MÜSLÜMANLIĞI – OSMANLI İSLÂMI

TÜRK MÜSLÜMANLIĞI – OSMANLI İSLÂMI

16 Ocak 2019
KÜLLERİNDEN DOĞAN ALMANYA

KÜLLERİNDEN DOĞAN ALMANYA

16 Ocak 2019
Lozan’a Atfedilen Kutsiyet

Lozan’a Atfedilen Kutsiyet

9 Ocak 2019
ASRIN YESEVÎSİ: SEYYİD AHMET ARVÂSÎ…

ASRIN YESEVÎSİ: SEYYİD AHMET ARVÂSÎ…

9 Ocak 2019
  • TT’de yazmak ister misiniz?
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Diğer Dillerde Yayınlar
    • İngilizce
    • Rusça
Cuma, Şubat 15, 2019
Turkey Tribune
  • Dünyada Türkiye
  • Düvel-i Muazzama
  • Osmanlı Coğrafyası
  • Yazarlar
  • Türkistan
  • Fikir
  • İş
No Result
View All Result
  • Dünyada Türkiye
  • Düvel-i Muazzama
  • Osmanlı Coğrafyası
  • Yazarlar
  • Türkistan
  • Fikir
  • İş
No Result
View All Result
Turkey Tribune
No Result
View All Result
Home Ana Sayfa

Fatih’in mirası: Bosna Hersek

by TT Türkçe
5 Ekim 2018
in Ana Sayfa, Osmanlı Coğrafyası, Yazarlar
0
Fatih’in mirası: Bosna Hersek

Fatih’in mirası: Bosna Hersek

Share on TwitterSend on Whatsapp

Bosna-Hersek tam 110 sene önce bugün elimizden bir sabun gibi kayıp gitti. Tam 445 yıldır Türk yurdu idi. Bu kadar kolay bir şekilde nasıl kaybedildi? Bir dönem ve hâlâ birilerince suçlamalar hep II. Abdülhamid Han’a yönetilmektedir. Hem iktidara müdahale ederler. Hem de hiçbir suçu kabul etmez bunlar. Bir anlamda mert de değillerdir.

Zira tarih bilgisi bir yana tarihi metodolojisini de kaybettik. Neden ve niçin böyle oldu demek bizim defterimizde yer almaz oldu. Sadece, II. Abdülhamid Han döneminde elimizden çıkan yerler deyip müsebbipleri gözden ırak tutulmaktadır.Bilindiği üzere, Bosna-Hersek, 1463 yılında Fatih Sultan Mehmed tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştı. 

Osmanlıların şefkatli ve adil idaresi, Bosna’daki Bogomillerin kitle hâlinde İslamiyeti severek kabullerine sebep olmuştu. Boşnak Bogomiller, bir anlamda Hıristiyanlığın müsamahasızlığından İslâm’ın hoşgörüsüne sığınmışlardır. Günümüzde kullanılan Boşnak tabiri de, Müslüman olmuş bölge halkına verilen isimdir.Aslında Tanzimat’ın ilanı ile birlikte bölgede sıkıntılar baş göstermeye başlamıştı.

28 Şubat 1856 tarihinde yayımlanan Islahat Fermanı ve Hıristiyanların yeni birtakım haklar kazanması zaten 1839’dan beri rahatsızlık içerisinde olan Bosna Müslümanlarını daha da huzursuz etmeye yetmişti.Bosna’da Müslüman ahali ile gayrimüslimler arasında ciddi ihtilaflar yaşanmaya başlandı. 1859 yılında “Bosna Çiftlikâtı Nizâmnâmesi” ile bölge ekonomisine bir düzen verilmek istenmişse de uygulamada zorluklarla karşılaşılmıştır. Bununla birlikte bölgede tam anlamıyla bir huzur ortamı oluşturulamadı. Bu itibarla 1861 yılında bölgede ayaklanmalar başgösterdi.İsyanı bastırmakla Ömer Lütfi Paşa görevlendirildi. Özellikle Karadağ’dan destek gören asileri etkisiz hâle getirmek için mücadele eden Ömer Paşa, bir taraftan Bosna’daki karışıklığı giderirken bir taraftan da Karadağlı asileri tenkil etti. İsyanda dahli görülen yerel idareciler görevlerinden azledildiler (1862).

Tanzimat Devri’nde Bosna ile payitaht arasındaki ortaya çıkan bir diğer mesele ise askere alma hususunda yaşanmıştı. Tanzimat Fermanı’nın ilanından sonra oluşturulan askerlik sisteminde Osmanlı eyaletlerinden düzenli asker toplanması kararı alınmış ve asker temini süreci başlatılmış olmasına rağmen Balkanlarda Bosna ve İşkodra bölgesinden bir türlü asker toplanamamıştı.Bilhassa Serdar-ı Ekrem Ömer Lütfi Paşa’nın, Bosna’daki isyanı bastırırken lüzumundan fazla sert davranması soğukluğa neden olmuştu.

Ahmed Cevdet Paşa Bosna için istikrarsızlık dolu yıllar sürerken Ahmed Cevdet Paşa, isyanların nedenlerinin incelenmesi, sorunların çözülmesi ve bölgedeki olayların yatıştırılması için Bosna’ya görevlendirilecek ve başarılı bir müfettişlik dönemi geçirerek Bosna tarihinde iz bırakacaktır. Bir anlamda bir ülkenin devlete nasıl bağlanacağını, bir milletin devletini nasıl seveceğini müşahhas bir şekilde bir kez daha göstermiş olacaktır. Olay şöyle cereyan edecektir.Cevdet Paşa, 1863 yılında Bosna vilâyetinin teftişi ile vazifelendirildiğinde vaziyeti öncelikle bölge eşrafından tertip olunan bir heyetle müşavere etti. Paşa “Sultan Abdülaziz Han efendimiz hazretleri beni teftiş memuriyeti için buraya gönderdi ve Kadıaskerlik rütbesi verdi. Bunun ne manaya işaret olduğunu bilirsiniz. Ben Kadıaskerim, fakat askerim yok. Sizlerden bir yeni asker isterim. Olmaz ise çok eğlenmeyip giderim” dedi.

Müşavere heyeti bunun son derece zor olacağını dile getirdiler. Cevdet Paşa ise başarılı olacağından emindi. Sadece kendisinin yanında olmalarını istedi. Gerçekten de paşa, bir buçuk yıl içerisinde Bosna’da lâzım gelen ıslâhatı muvaffakiyetle yerine getirdi. Ayrıca masrafı bölge halkı tarafından karşılanmak üzere iki alay asker tanzimine de muvaffak oldu. Halbuki yıllardır havalide asayişin bozulması sebebiyle asker olmaktan çekinen Boşnaklar arasında askerî tensikatta bulunmak neredeyse imkânsız hâle gelmişti. Neticede askerliği kabul için Bosna eyaleti dışına çıkarılmamak şart koşulmuştu. Bizi bu şereften mahrum bırakmayın! Ahmed Cevdet Paşa, bu durumu dâhiyâne bir buluşla hükümsüz hâle getirdi.O zamanlar, askerî elbiseler içinde en câzibi Talia alaylarının kıyafeti idi. Şâşâalı, ihtişamlı yeşil şeritlerle süslü olan bu elbise ile boylu poslu Boşnak delikanlılar, daha câzip, daha yakışıklı ve daha heybetli görünüyorlardı.Cevdet Paşa, câmideki merasim sırasındaki hitap ederken bir vesile ile sözü elbisedeki yeşil şeridin remzettiği mânâya getirdi ve;“Bu remzi taşımak, îcâb-ı hâlinde Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevvere’yi müdafaa gibi kudsî bir vazife uğrunda fedâîliğe işarettir. Bu yolda can vermekten korkanlar bu elbiseyi giyemez ve bu remzi taşıyamazlar” dedi. Bunun üzerine câmide bulunan Boşnak delikanlılar;“Biz ne gün için varız. İcap edince biz de Mekke’yi, Medine’yi ölümüne müdâfaa ederiz. Bu yolda şehit düşeriz. Bizi bu fedâîlik ve kahramanlık şerefinden mahrum bırakmayınız” diyerek candan yalvarmağa başladılar.

Hâlbuki o gün Bosna ileri gelenleri asker yazmakta ısrar yüzünden büyük bir ihtilâlin kopacağını tahmin ediyorlardı. Hatta bir kısmı ”kimvurduya gitmesinler” diye yapılan davete bile icabetten çekinmiş ve evinden çıkmamıştı.Hâlbuki evvelce asker olmaktan kaçanlar şimdi aşk ve gayretle öne fırlamış askere alınmak için yalvar yakar olmuşlardı. Bu durum oradaki devlet büyüklerini tasvir edilemeyecek derecede hayret ve şaşkınlık içerisinde bırakmıştı.Hatta vaziyetten haberdar olan Avusturyalılar aleyhte propagandaya başlayarak Osmanlı Devleti’nin malî sıkıntı içinde olduğunu ve askere para veremeyeceğinden bahsettiklerinde onlar;“Para için askerlik etmek bizim dinimize yakışmaz. Biz askerlik vazifesini ancak din ü devletimiz için ifâya borçluyuz. Erkân-ı Vilâyet böyle münasib görmüş, Kaza-i Erbaa (Saraybosna, Gradacaç, Travnik, Mostar) müftüleri dahi fetva vermiş. Biz ondan dönmeyiz” diye cevap vermişlerdi.Padişah fermanıyla bölgeye giden Ahmed Cevdet Paşa, Bosna’yı ince bir siyasetle devletine bağlamayı başarmış imkânsız denilen problemleri kolaylıkla gidermişti.

Nitekim bundan sonra geçen kırk beş senede en küçük bir isyan hareketi görülmezken koskoca bir ülke bir günde nasıl elden çıkabiliyordu?Gaflet mi vardı? İhanet mi olmuştu? Müsebbibi II. Abdülhamid Han mı yoksa İttihatçılar mı idi?İnşallah haftaya Cuma Divanı’nda bu konuyu işlemeye devam edelim.

TEFEKKÜR:

Aklın hüneri vadi-i hikmetdedir ancak

Tahkik ile hikmet nice bir dilde yer eyler

Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil

Türkiye Gazetesi

Tags: Bosna HersekfetihOsmanlı Devleti
Tweet9SendShare14Share4Share3
Previous Post

Dünyayı Osmanlı Modeli Kurtarır

Next Post

Hazır olun kalkıyoruz

TT Türkçe

İlgili Posts

Güven Duymuyoruz (La Sika) Ya da Seninle Gurur Duyuyoruz (Neftehir Bik) Arasında Lübnan’da Yeni Hükümet ve Saad Hariri

Güven Duymuyoruz (La Sika) Ya da Seninle Gurur Duyuyoruz (Neftehir Bik) Arasında Lübnan’da Yeni Hükümet ve Saad Hariri

13 Şubat 2019
“Büyük Santraç Masası”nda bir kurt: Zbigniew Brzezinski

“Büyük Santraç Masası”nda bir kurt: Zbigniew Brzezinski

13 Şubat 2019

Küresel ekonomi “hızla yavaşlıyor” !

12 Şubat 2019

BİR GAFLETLER MANZUMESİ: BALKAN FÂCİASI

12 Şubat 2019

Bir Kadroya İhtiyacımız Var

9 Şubat 2019

TARİHE NASIL İNANILIR?

9 Şubat 2019
Next Post
Hazır olun kalkıyoruz

Hazır olun kalkıyoruz

Discussion about this post

Turkey Tribune

Turkey Tribune, dünya ve Türkiye genelinde gönüllü hizmet sunan editör, muhabir, yazar ve üyeleriyle kendi gündemi dâhilinde haber, sosyal içerik ve analiz üreten bağımsız bir medya platformudur.

Türkiye’deki günlük siyasi tartışmalarda taraf olmamak; ülkemizi bir bütün olarak yabancılara tanıtmak ve dünyada olup biteni Türkiye’deki okuyculara aktarmak gayesi taşımaktayız.

Türkiye’nin “Büyük Türkiye Cumhuriyeti” olarak cihân devleti olacağına, olması gerektiğine yürekten inanıyoruz.

İletişim: [email protected]

No Result
View All Result
  • Gündem
  • Dünyada Türkiye
  • Düvel-i Muazzama
  • Osmanlı Coğrafyası
  • Fikir
  • Ekonomi
  • Teknoloji & Bilim
  • TT Yazarları
  • Blog Yazarları
  • Enerji
  • İş Dünyası
  • Arşiv

Instagram'da Takip Edin

  • 163
    Hospitals for Medical Tourism in Turkey  Read More  http   j mp 2ojqOfs ------ 47 medical facilities in Turkey are accredited by the Joint Commission International  April 2017   This is the largest number of accreditation that any country in the world has ever achieved  Only this number actually exhibits how strong Turkish medical infrastructure is
  • 58
    Referendum Results in Turkey  This is only the Beginning  http   j mp 2p7HPNN  According to the initial number of votes counted  Turkish referendum for constitutional change ended with the victory of the    Yes    camp  Around 50  of voters said    Yes    to changes   The results will be officially confirmed after all votes will be counted   This was one of the most crucial turning points in Turkish political history  There is a lot still to be done  If Turkey is to become a strong and powerful country  each and every individual in Turkey  both who voted    Yes    and    No    for this constitutional change have certain duties to be fulfilled   We have to make sure that democracy prevails under any circumstances   The result of the referendum in Turkey should be an important step taken towards democratization of the country  We must find ways of living peacefully together in a democratic environment   Governmental system should remain  secular  In other words we must make sure that the  religion and politics are separate  The governmental system in Turkey  should keep equal distance towards all beliefs   The most outstanding change in this constitutional change is regarding the  balance of powers  In the existing Parliamentary system in Turkey  legislation and execution  government  were in the hands of the same people  Individuals forming the government were the same individuals who were at the same time making the law in Turkish parliament    After this referendum a more strict separation of powers  checks and balances system  is restored in Turkey   The second and the most outstanding change is the empowerment of the execution in Turkey  Execution is becoming much stronger  Powerful president  like that of United States of America   As the president will be taking executive decision with a team that he she will select the executive power will not be divided between prime minister and the president   What will be the result of this  Determination  stability  predictability  and strong will in political system will boost economic growth  We can expect a more active and assertive foreign policy   It is claimed by the  makers of this constitutional change  that    For the first time the
  • 50
    Will World War III Start  - A Special Report by Political Analyst Ahmed N  YILDIRIM - Turkey Tribune http   j mp 2pnHbIb
  • 17
    Probably they worked on those masks for weeks    Hilariously Realistic Masks of Donald Trump  Vladimir Putin   Kim Jong-Un  Tell us what you think   More Global News at https   www turkeytribune com  globalnews  turkishnews
  • 37
     InvestTurkey  TurkeyTribune  InvestTurkey  BusinessTurkey  istanbul
  • 28
     Turkey  TurkeyRussia

Abone Ol

Haftalık mail listemize kayıt olun, sizi yeni yazılardan haberdar edelim.

Teşekkür ederiz.

Bir sorun oldu :( Tekrar deneyiniz.

Gizliliğinize değer veriyoruz dolayısıyla mailinizi kimseyle paylaşmama sözü veriyoruz.

  • TT’de yazmak ister misiniz?
  • Hakkımızda
  • İletişim
No Result
View All Result
  • Dünyada Türkiye
  • Düvel-i Muazzama
  • Türkistan
  • Köşe Yazıları & Yazarlar
  • Dünyada İş ve Ticaret Fırsatları
  • Teknoloji
  • Fikir
  • Diğer Dillerde Yayınlar
    • İngilizce
    • Rusça

Türkiye'nin Dünyadaki Sesi

Login to your account below

Forgotten Password? Sign Up

Fill the forms bellow to register

All fields are required. Log In

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In