• Contact
  • About Us
Saturday, December 6, 2025
  • Login
Turkey Tribune
  • Turkey
  • World
  • Business
  • Travel
  • Opinion
  • Turkestan
No Result
View All Result
  • Turkey
  • World
  • Business
  • Travel
  • Opinion
  • Turkestan
No Result
View All Result
Turkey Tribune
No Result
View All Result
Home Türkçe

“Vahşi Batı” bunu her zaman yapıyor

TT Türkçe by TT Türkçe
June 4, 2023
in Türkçe
Reading Time: 2 mins read
A A
393
SHARES
1.4k
VIEWS
Share on XShare on Whatsapp

Batılılar, Müslümanlara akla hayale gelmeyecek işkenceler, vahşetler yapmışlardır. Halbuki Müslümanlar, hiçbir canlıya hiçbir zaman zulüm yapmamışlardır…

Batılılar, İslâma olan, kin ve garazlarından dolayı sömürgeleri altında bulunan memleketlerde, Müslümanlara akla hayale gelmeyecek işkenceler, vahşetler yapmışlardır. Halbuki Müslümanlar, dinli dinsiz hiçbir canlıya hiçbir zaman işkence, eziyet, zulüm yapmamışlardır…
Hindistan’a ilk ayak basan Avrupalılar Portekizlilerdir. 1498 senesinde Hindistan’ın Malabar sahilindeki Kalküta şehrine gelen Portekizliler, ticâret ile uğraşmış ve Hindistan ticâretini ellerine geçirmişlerdi. Daha sonra, Hollandalılar Hindistan ticâretini Portekizlilerden almışlardır. Hollandalılardan da Fransızlar almışlar, daha sonra da çeşitli oyunlarla İngilizler buralarda hâkimiyet sağlamışlardır…
İngilizler ilk olarak 1600 senesinde, Hindistan’ın Kalküta şehrinde ticârethâneler açmak için Ekber Şâh’tan izin aldılar. Gönüllü asker toplayarak, kendi hesabına silahlandırmak, donanma tertip ederek, Hindistan’a askerî ve ticari seferler yapmak imtiyâzını da aldılar.
Ekber Şah bozuk itikâdlı kimse idi. Bütün dinleri aynı derecede tutardı. Hattâ, muhtelif dinlere mensup âlimleri toplayarak, bu dinlerin karışımı, umuma şâmil ve “müşterek bir din” kurmaya çalıştı! 1837’de hükümdar olan Bahadır Şah, İngilizlerin yaptıkları zulümlere dayanamayarak, 1857’de, İngilizlere karşı askerlerin ve halkın teşvîki ile büyük bir ayaklanma başlatıldı. Fakat çok geç kalınmıştı…
İngilizlerin Şah’a karşı tepki ve zulmü çok şiddetli oldu. İngiliz askerler, Delhî şehrine girince, evleri, dükkânları basıp, malları, paraları yağmaladılar. Genç, ihtiyâr, kadın erkek demeden bütün Müslümanları, hattâ çocukları kılıçtan geçirdiler.
Sonra Sultân’ın teslim olması hâlinde cânına ve âilesine dokunulmayacağına dair teminat verdiler. Şâh teslim oldu. Fakat, Sultânın iki oğlu ve torununu yakalayamadılar. General Wilson, bunların da canlarına dokunulmayacağına dâir teminat verdi. Fakat, Sultân’ın iki oğlu ve torununu ele geçirince, sözlerinde durmayıp hemen zincire vurdular. Şâh’ın iki oğlu ve bir torununu elleri bağlı olarak Delhî’ye getirirken yolda, komutan, genç şehzâdeleri soydurup, bizâtihi kendisi göğüslerine kurşun sıkarak şehit etti. Kanlarından içti! Bu genç şehitlerin cesetlerini, halkı korkutmak için kale kapısına astırdı. Bir gün sonra başlarını, Genel Vâli Henri Bernard’a gönderdi. Sonra; burada yazmaktan bile hayâ edeceğimiz tüyler ürperten işkenceler yaptılar…
Evet, Batı’nın sözde aydınları insan aklının alamayacağı derecede alçalarak, böyle vahşilikleri çekinmeden yapabildiler. Bunları yapanların bugünkü bozuk şekliyle de olsa, Hıristiyan bile olmaları mümkün mü?..
Ahmet Demirbaş
Türkiye Gazetesi
Tags: İslam dünyasıVahşi Batı
TT Türkçe

TT Türkçe

Become a Columnist!

Share your voice on TT

  • Turkey
  • Arts & Culture
  • Business
  • Invest
  • Opinion
  • Sports
  • Thought & Litrature
  • Turkestan
  • World
Turkey Tribune

© 2025 Turkey Tribune. All rights reserved

Turkey Tribune - Turkey's International Voice

  • About Us
  • Privacy Policy
  • Contact Us
  • Advertise
  • Write For Us
  • Free Books

Follow Us

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In
No Result
View All Result
  • Turkey
  • Arts & Culture
  • Business
  • Invest
  • Opinion
  • Sports
  • Thought & Litrature
  • Turkestan
  • World

© 2025 Turkey Tribune. All rights reserved

Your text